- ferahlanmak
- اتسعبشبهجحبرفسح
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
ferahlanmak — nsz Rahatlamak, üzüntü veya sıkıntısı kalmamak, açılmak, genişlemek Genç bir meltemle ferahlanan güneşli rıhtım kenarlarını aştık. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
İNŞİRAH — Ferahlanmak, mesrur olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ferahlanma — is. Ferahlanmak işi veya durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
rahat etmek — sıkıntısız durumda olmak, ferahlanmak, dinlenmek Benim ve kardeşimin mektep veya sokak dönüşü kirliliklerimiz yüzünden içlenirdi, bizi yıkayıp temizleyinceye kadar rahat etmezdi. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEFERRUC — (Ferec. den) Ferahlanmak. İç açılmak. * Gezintiye çıkmak. Seyr … Yeni Lügat Türkçe Sözlük